Prof:Dr.Usluer: Öğrenciler TEOG yüzünden intihar ederken neredeydiniz?

01.10.2017 - Pazar 09:56

“Laik Yaşam-Eğitim, Bilim ve Aydınlanma Paneli”nde Türkiye’deki eğitim sisteminin içler acısı hali tüm detaylarıyla masaya yatırıldı

 

 “Devlet politikaları dinsel öğelerden arındırılmalı”

 

“Laiklik hedef alınırsa toplumsal bütünlük de ortadan kalkar”

 

Prof:Dr.Usluer: Öğrenciler TEOG yüzünden intihar ederken neredeydiniz?

 

Kaya: Milli Eğitim toptan vakıflara devredilmeye çalışılıyor

 

 

- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana İl Örgütü, Eğitim Sen Adana Şubesi ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Çukurova Şubesi tarafından düzenlenen Laik Yaşam-Eğitim, Bilim ve Aydınlanma Paneli’nde laiklik ilkesinin eğitim başta olmak üzere toplumsal yaşamdaki önemi masaya yatırıldı.

 

“LAİKLİĞİ HEDEF ALANLARIN HEDEFİ TOPLUMSAL BİRLİĞİ, BÜTÜNLÜĞÜ ORTADAN KALDIRMAK”

Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’ndeki dün gerçekleştirilen panelin açış konuşmasını yapan CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, laikliği hedef alan gerici zihniyetin hedefinin toplumsal birliği, bütünlüğü ortadan kaldırmak olduğunu belirtti. Barut, “Laiklik ilkesiyle devletin, din ve mezhep ayrımı gözetmemesi sağlandığı gibi, devlet kurumlarıyla din kurumları birbirinden ayrılmış ve devlet yönetiminin din kurallarına bağlı olmaması da sağlanmıştır” dedi.

 

 

“DEVLET POLİTİKALARI DİNSEL ÖĞELERDEN ARINDIRILMALI”

Laikliğin, herkes için din, mezhep, düşünce ve vicdan özgürlü, herkesin din ve inançlarında her türlü baskıdan uzak olarak yaşayabilmesinin yasal teminatı olduğunun altını çizen Barut, “Laiklik ilkesi, akılcı ve bilimsel yaklaşımın ayrılmaz bir parçasıdır. Laiklik olmadan akılcı yaklaşımdan söz etmek olanaklı olmadığı gibi, çağdaş bir uygarlık hedefine ulaşılması da mümkün değildir. Bugün de yapmamız gereken laiklik ilkesine sarılmak, toplumsal yaşamın her alanında laikliği egemen kılmak, tüm devlet politikalarını dinsel öğelerden arındırmaktır” diye konuştu.

 

GÜLMEN VE ÖZAKÇA’YA SELAM, SAYLAN’A ANMA

Panelin kolaylaştırıcısı Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Seçil Sönmez, KHK ile ihraç edilen ve işlerine geri dönmek için açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın mücadelesini selamlayıp, laik değerlere sahip çıkıp, çağdaş bir nesil oluşturulması için mücadele ederken gerici zihniyetlerin hedefi olan ÇYDD kurucu Genel Başkanı Türkan Saylan’ı da andı.

 

“LAİK EĞİTİM VE LAİK YAŞAM MÜCADELESİNDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Laik eğitim ve laik yaşam olmadığı sürece ülkelerin dinciliğe, din kalkanı arkasında bağnazlaşmaya devam edeceğini dile getiren Sönmez, “AKP hükümetinin de son 15 yılda yapmak istediği de tamamen budur. Eğitim Sen ve demokratik kitle örgütleri üzerine gelmesindeki ana neden de budur. Laik eğitim ve yaşam konusundaki mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Laik, bilimsel, demokratik eğitim haklarını insanların alana kadar mücadelemizi devam ettireceğiz” şeklinde konuştu.

 

“15 YILDA EĞİTİMİ YERLE BİR ETTİLER”

Laikliğin aydınlanmanın temel koşulu olduğunu dile getiren CHP PM Üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer, “Laiklik olmadan ne adaletten, he hukukun üstünlüğünden, ne de bilimsellikten bahsedebiliriz” dedi. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın “Eğitimde çağ atladık” sözlerini anımsatan Prof. Dr. Usluer, “Geriye doğru atlanan bir çağ, geriye doğru götürülmek istenen bir eğitim sistemi var ve veliler, öğrenciler, öğretmenler yani herkes kaygılı. 15 yılda eğitimi yerle bir ettiler” diye konuştu.

 

“ÖĞRENCİLER TEOG YÜZÜNDEN İNTİHAR EDERKEN NEREDEYDİNİZ?”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bu TEOG ne yahu” şeklindeki sözlerini de değerlendiren Prof. Dr. Usluer, “SBS’nin yerine TEOG’u getiren sizdiniz. Peki, öğrenciler TEOG yüzünden intihar ederken neredeydiniz. Bütün başarıyı öğrencilerin okullara dağılımını TEOG’a indirgerken neredeydiniz?” şeklinde konuştu. AKP iktidarının eğitim sistemini “paran kadar eğitim” durumuna getirdiğini belirten Prof. Dr. Usluer, okulların sıradanlaştırıldığını, öğretmenlerin mutsuz hale getirildiğini, nitelikli okulların niteliksizleştirildiğini ve çoğunun da imam hatipleştirildiğini, eğitimde fırsat eşitliğinin ortadan kaldırıldığını kaydetti.  Alevi yurttaşların Muharrem ayında oruç tuttuğunu dile getiren Prof. Dr. Usluer, Alevilerin yaşanan kayıptan kazanmayı ve örgütlenmeyi muhabbet ettiklerini, yaşanan Kerbela’lardan ders çıkarmaya çalıştıklarını vurguladı. Prof.Dr. Usluer, "Bugün Kerbela okulda. Hep birlikte yeniden lâik, bilimsel ve demokratik eğitimi getirmek bizlerin borcu" dedi.

 

“MİLLİ EĞİTİM TOPTAN VAKIFLARA DEVREDİLMEYE ÇALIŞILIYOR”

ÇYDD Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Kaya ise, hiçbir şeyin rastlantı olmadığını söyledi. Her şeyin bir plan dahilinde adım adım yaşama geçirildiğini savlayan Kaya, Milli Eğitimin toptan vakıflara devredilmeye çalışıldığını ifade etti. Kaya, “Artık cami-okul ayırımı ortadan kaldırılıyor” ifadelerini kullandı. Laikliğin olabilmesi için bireyler din ve vicdan özgürlüğüne sahip olması gerektiğine işaret eden Kaya, laikliğin bugün olmadığının bu din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden belli olduğunu vurguladı. Kaya, “AİHM kararlarına rağmen bu ders okullarda okutulmaya devam ediyor. Ben bir süre sonra kalkacağını, kaldırılacağını düşünüyorum. O zaman da ‘Bütün dersler zaten din kültürü ve ahlak bilgisi dersi oldu. Açık olarak da AİHM kararlarına uyuyoruz, biz hukuktan yanayız. Kaldıralım bu din kültürü ve ahlak bilgisi dersini’ diyecekler. Onu fersah fersah aştı çünkü artık sosyal bilgiler ders kitabı” şeklinde konuştu.

 

“OKULLAR İMAM HATİPLEŞTİRİLDİ”

Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan ise 2012 yılının Milli Eğitimde tarihi bir evre olduğunu dikkati çekti ve öğretmenler olarak son beş yılda yaşadıklarını anlattı. Bugün açılan imam hatip liseleri ve orta okullarının yanı sıra, diğer okulların bazılarında da imam hatip sınıflarının bulunduğunu belirten Aydoğan, “Okullar imam hatipleştirildi” diye konuştu. Mevcut müfredat 4+4+4 sisteminin müfredatı olduğunu ve bütün dersler değerler sistemi üzerine inşa edildiğini aktaran Aydoğan, “Değerler sistemine baktığımızda gördüklerimiz, dua, şükür, kanaat, ibadet vb. Cumhuriyetle yönetildiğimizi düşünüyoruz ama Cumhuriyet yok, laik bir ülke olduğumuz yasalarımızda var ama değerler içerisinde laiklik, demokrasi, barış, eşitlik, kadın hakları, insan hakları, çocuk hakları yok. Yani bizim memleketimize dair hiçbir değer,  evrensel hiçbir değer yok” ifadelerini kullandı.

 

 

YORUM YAZ