FIRAT,“ADANA’DA VE ÜLKEMİZDE TEŞKİLATLANMA ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”

02.06.2021 - Çarşamba 10:34

Ülkem Partisi Adana İl Başkanı Yunus Fırat, yerel ve genel durum değerlendirmesi yaparak mevcut iktidar ve muhalefet partilerine uyarılarda bulundu.Ülkem Partisi Adana İl Başkanı Yunus Fırat ve ekibi imkansızlıklara rağmen çalışmalarına devam ediyor. Seyhan İlçe Başkanı Eren Yoldaş başta olmak üzere merkez ilçe başkanlıklarını oluşturan, Adana genelinde teşkilatlanma çalışmalarına tüm hızla devam eden Başkan Yunus Fırat ve ekibi pandemi sürecine rağmen imkanları ölçüsünde çalışmalarına devam ediyor. Ülkem Partisi Genel Başkanı Neşet Doğan ve Genel merkez Yönetim Kurulu Üyelerinin öncülüğünde çalışmalarına devam eden Ülkem Partisi Adana İl Başkanı Yunus Fırat, yerel ve genel gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“ADANA’DA VE ÜLKEMİZDE TEŞKİLATLANMA ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”

Adana ve Türkiye’de Ülkem Partisi olarak teşkilatlanma çalışmalarına daha çok ağırlık verdiklerine dikkat çeken İl Başkanı Yunus Fırat, 2019 yılında kurulan partimiz pandemi koşullarına rağmen hızlı bir şekilde teşkilatlanarak 60 ilde il ve ilçe başkanlıklarının atandığını söyledi. Adana genelinde bir çok ilçe başkanlıklarını faaliyete geçirdiklerini, pandemi durumuna göre alınan tedbirlerle çalışmalarına devam ettiklerini belirten Başkan Yunus Fırat, “ Adana’mızda Çukurova, Seyhan ve Sarıçam İlçe Kongrelerini gerçekleştirdik. İlçe Başkanlarında değişikliğe gideceğiz. Pozantı İlçe Başkanlığı atamasını yaptık. Diğer İlçelerimizde ise teşkilatlanma çalışmaları ise pandemi sürecinde olduğumuzdan dolayı zaman zaman sekteye uğrasa da imkanlarımız ölçüsünde devam etmektedir. “dedi.

 

“ MEVCUT İKTİFADAR YAP BOZ TAKTİĞİNİ ÇOK İYİ YAPIYOR ”

Adana’nın bir zamanlar Tarım ve sanayi kenti olduğuna dikkat çeken İl Başkanı Yunus Fırat, “ Adana ‘nın ,eski günlerinden eser yok. Bir zamanların ağalar şehri olan Türkiye’ye yön veren Adana kaderine terkedilmiştir. Büyük bir köy görünümünden kurtulamamıştır. Yerel olarak yapılan hizmetlere bile siyasi gözlükle bakılmış.Bunun akabinde işçide esnafta hizmet bekleyen vatandaşta mağdur olmuş . Kimi ilçeleri gelişirken kimi ilçeler üvey evlat muamelesi görmeye devam etmektedir. Adana’da mağduriyetlerin giderilmesi , herkese eşit ve adil hizmet verilmesi adına yerel yönetim yerine merkezi yönetimi benimsemeyi düşünüyoruz. İl İl, İlçe İlçe Stk’lardan, Odalara, Borsalara, Partilere, Halk temsilcilerine kadar oluşturacağımız konsorsiyumlarla illerin ihtiyaçlarını belirleyip ona göre sağlıklı hizmet vererek her şehrimizi kalkındırmayı hedefliyoruz. Ancak, ülke sorunlarıyla Adana’da yaşanan sorunlar ise genelde aynı. Yani, ekonomik olarak zorluklar var. İşsizlik hat safhada çok kötü bir yönetim sergileniyor. Ekonomi ve Eğitim başta olmak üzere bir çok alanda Genel Başkanımız Neşet Doğan’ın da ifade ettiği gibi projelerimiz var. Mevcut iktidar “Dünya , bizden çekiniyor” dese de öyle bir şeyin olmadığı ortada. Allah nasip ederse o saygınlığı bizler tekrar kazanacağız. Çiftçimiz zor durumda. Hikaye anlatmasınlar. Dolar ve Euro’nun artışı göz önünde Paramız değer kaybediyor. Bunun önüne geçmek için üretken bir ülke olmalı. Ancak, vergi ile olmaz bu iş. Bu durum iktidarın kasasının dolmasına sebep olur. Pandemi süreci çok kötü yönetiliyor. Bırakın yönetmeyi paylaşılan veriler bile hatalı. İktidar, başlangıçta rakamları çok düşük gösterdiler. Hatta, pandemi yasaklarının olduğu günde Adana’da şampiyonluk kutlamaları yapıldı. Sonra dünya bizi taklit ediyor dediler. Daha sonra hasta vakaları artış gösterince işin öyle olmadığı gözlendi. Hatalarının farkına çok geç vardırlar. Ama ,artık dünyanın bizi kıskanmadığı görüldü. Avrupa’da bir çok ülkede pandemi süreci bitti. Hayat normale döndü. Ülkemizde ise her şey ortada. Böyle bir yönetim yok. Son on yıllık süreçte güzel çalışmaları yok. Bulunan doğal gaz, reklamı yapılan yerli otomotiv, ortada yok. Uzaya gideceğiz dediler sonuç hüsran ve tamamen hikaye . Dünya bizi ne kıskanıyor. Ne de mültecileri Avrupalılar kabul etti. Mevcut iktidar yap boz taktiğini çok iyi yapıyor. Halkın alım gücü yokken tanzim satış noktası kurdular. İnsanlarımız maske alacak durumda yokken bazı dış ülkelere maske gönderdiler. Türkiye’nin itibarını yerle bir ettiler.Çok kötü bir yönetim var. Tamamen siyasi oyunlar, ranta dayalı bir yönetim anlayışı var. Kanal İstanbul bunlardan birisi .” Diye konuştu.

“PROJE PARTİSİ DEĞİLİZ

Ülkem Partisi olarak diğer siyasi partilerden en önemli farklarının halkın içerisinde gelmeleri olduğuna dikkat çeken Yunus Fırat, Ülkem Partisi’nin tek farkının siyasette kirlenmeyen ve hiç siyasette yer almayan insanlardan oluşması olarak nitelendirdi. 2023 yılında yapılması planlanan seçimin proje partileriyle yapılacağına dikkat çeken Başkan Yunus Fırat, “ Mevcut duruma baktığınızda AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi dışında MHP’den ayrılan İYİ Parti, AK Parti’den ayrılan Gelecek ve Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Cumhuriyet Halk Partisi’nden ayrılanlar ise Türkiye Değişim Partisi ve Memleket Partisi’ni kurdular. Bu partiler ve seçime giren diğer partiler bizce proje partisidir. Bizi, diğer siyasi partilerden ayıran özelliğimiz ise Proje Partisi olmamamızdır .” Dedi.

“YÜZDE ALTMIŞ KESİM OY VERECEĞİ PARTİYİ BEKLİYOR”

Yanlışları görmezden gelen kesimin vatana zarar verdiğini belirten Başkan Yunus Fırat, “ Türkiye’de yüzde seksenlik kesim var. İktidara ve muhalefete zıt. Yüzde yirmilik kesim var ki partizanca davranarak vatana zarar veriyorlar. Hatta, bu yüzde yirmilik kesimin söylemleri nedeniyle yüzde altmış beş kesim boşta .Boşta derken ülkem partisini bekliyorlar. Siyasette işi olmayan , halkın içerisinden gelen oy verebilecekleri ülkem partisini bekliyor bu yüzde altmış beş kesim. Bekliyorlar. Artık günümüzde o kadar bariz ki yeni bir siyasi oluşuma ihtiyaç vardır. Bizler de vatan evlatları olarak buna seyirci kalamazdır. Genel Başkanımız Neşet Doğan partimizi kurarak bu kötü gidişata dur demek için çıktı . Aslanlar gibi partimizi kurdular. Bizim mesajımız ise yüzde yirmilik kesim hatalı söylemleri bırakmalı. Partizanca davranmamalı. Çünkü biliyoruz ki ülkemiz karanlık bir tünelden geçiyor . Ve böyle giderse bu karanlık hiç bitmeyecek. Uygulanan yanlış politikalar karanlığı bitirmeye yetmiyor. Tarımdan, ekonomiye, eğitimden sanayiye, uygulanan yanlış politikalar karanlığı bitirmeye yetmiyor. Aksine karanlığı daha da zifirileştiriyor . İşsizlik almış başını gitmiş. Çiftçi kan ağlıyor . Emekli, esnaf ,memur, öğrenci dersen keza aynı. Ülke olarak vergiyle ayakta kalmaya çalışıyoruz . Gelir getiren tüm kurumlarımızı kapattık. Yada sattık . Ve gelen parayı da taşa demire gömerek kontrolsüz hormonlu büyüdük. Üstüne de kendi, insanımız açken açıktayken dış politikada yapılan hatalardan ötürü sayısı 3 buçuk milyona varan mülteciyi ağırIamak zorunda kaldık . Ve sonunda beklenen oldu . Deniz bitti . Karaya oturduk. Ve şu anki halimiz ortada. insanlarımız artık karanlıktan bıktı. Bir umut ışığı arıyor. Çalmayan , Çaldırmayan ve Bölmeyen, Böldürmeyen Bir Yönetim anlayışını benimsedik. Huzurlu ve Güvenli Bir Vatan,Milletimizin varlığını, birliğini, bütünlüğünü sağlayacak, insan hak ve hürriyetlerini (millet menfaati esas alınarak) milletimize yakışacak şekilde düzenleyen, insan merkezli bir anayasa ve hukuk sistemi, Herkesin kendisini dilediği gibi ifade edebildiği , inançlarını özgürce yaşayabildiği insanca bir düzen için varız. Hiç bir insanımızın aç kalmadığı ; dışa bağımlılıktan kurtulmuş , üreten, paylaşan, ihraç eden güçlü bir ekonomiyi allah nasip eder iktidar olursak hayata geçireceğiz. Herkes için sağlık, Gücü değil hakkı üstün tutan bir adalet. Devletimizin tüm lider konumunda olan hizmet edenler olarak lüzumsuz tüm harcamalardan ve lüksten kaçınacağız. Kamu malını ne yiyeceğiz nede yedireceğiz. Çünkü biz vatanseverler olarak vatan bayrak ve yetim hakkının ne olduğunu bilenleriz” Şeklinde konuştu.

YORUM YAZ