BİR MESLEK DALI TARİHE KARIŞIYOR FARKINDA MISINIZ? ACİLEN YEREL BASIN SEFERBERLİĞİ BAŞLAMALI

BİR MESLEK DALI TARİHE KARIŞIYOR FARKINDA MISINIZ? ACİLEN YEREL BASIN SEFERBERLİĞİ BAŞLAMALI

Yerel basın halkla, siyasiler ve yöneticiler arasında köprü. Halkı siyasiye, siyasetçiyi halka ulaştıran kapı İş adamını şehrine tanıtan, şehri esnafla buluşan pencere Şehrin  dinamiklerinden birisi Bazen doğruları söylediği için dokuz köyden kovulan, bazen haksızlığa karşı ağır tepki verdiği için mahkeme kapılarında soluğu alan, bazen karanlıkları aydınlattığı için tehdit, küfür, yumruk, bıçak, kurşuna maruz kalan bazen güzel hizmet yapanları övdüğü için yağdanlık yalaka ilan edilen, ters yazdı mı şantaj yapıyor para peşinde diye iftira atılan, çoğu kirada maddi durumu çok da iyi olmayan ama evine helal ekmek götürmeye çalışan, tüm zorluklara rağmen kendini halka adayıp sıcakta yağmur da, kar da kışta pandemide depremde, selde, savaşta canı pahasına yaptığı işin bilincinde olup mesleğine sevdalı bireylerdir yerel basın mensupları Sosyal medya çıktığından bu yana eline kalem alma gereği bile duymadan, klavye başında oturup, çalıştığı veya bürokratı olduğu kurum başındaki adama methiye düzenleyenlerin, eline bir mikrofon geçirip face de canlı yayın yapanların, ya da tv de duyduğu haberleri paylaşanların, kulak dan dolma yalan yanlış bilgilerle iftira atanların ya da karşı tarafı yıpratmak adına ideolojik kafasına göre 5N 1K dan habersiz duvar yazısı yazanların gönderi oluşturup milleti yutturduğunu sananların gazetecilik yapmaya çalıştığına bakmayın siz. Basın mensubu olmak özveridir, fedakarlıktır, güvendir, inançtır, kitlen olmasıdır, bedel ödemektir, emek vermektir emektar olmaktır. Öyle tepeden inme, kağıdın, mürekkebin kokusunu bilmeden, sahanın tozunu yutmadan, halkın nabzını tutmadan gazeteci olunmaz.  İşte işini gerçek anlamda yapan belki, bir avuç gazeteci kaldık Nüfusu 2 buçuk milyona yaklaşan Adana'mızda Bu kadar handikaba bu kadar zor şartlara, bu kadar sansüre karşı ayakta durmaya çalışıyoruz. Fakat son çıkartılan tasarruf beyannamesi ve beyannameyi farklı yorumlayıp basını zaptırap altına almak isteyen bazı zihniyetler tarafından adete bir meslek dalı ortadan kalkıyor. İşin garip tarafı bir meslek dalı yok olurken biz sesini duyurup yok olmasını engelleriz ama biz sesimizi duyuramıyoruz Meslek birlikleri, dernekler, cemiyetler 2 sene oldu nerdeyse bu beyanname tamamen sessiz. Başka bir meslek dalı olsaydı bu adeta yer gök inlerdi. Eminim bu tasarruf beyannamesini çıkartanlar bile böyle katı bir şekilde uygulanacağının farkında değildir. Ama onlara da sesimizi duyuramıyoruz. Çünkü hakkımızı araması gerekenler mücadele etmiyor. İşin garibi Siyasi erkan da adeta bu durumu seyrediyor. Sanki gizli bir el yerel basını bitirip kağıt kürek işini sonlandırıp internetin o korkutucu, ürkütücü, kontrolsüz dünyasına insanları hazırlamaya çalışıyor Üstelik hiç bir alt yapı yokken, İnternet erişimi olmayan bir çok insan varken İnternet ağlarının bir çoğunun menşeisi bizde değilken Nerden biliyoruz. Yarın sosyal medyaya sitelerinin paralı olmayacağını kapatılmayacağını Böyle kontrolsüz bir dünyada nasıl ayırt edeceğiz doğru bilgiyi, nasıl herkese ulaşacağız. Yerel basın deyip geçmeyin Kurtuluş savasında kimi Babı ALİ basınının kulağının üstüne yattığı zamanlarda cepheden cepheye haber ulaştıran Yeni Adana'da yerel basındı Yunana ilk kurşunu sıkan Hasan Tahsin de yerel basındı. Yani yerel basın vazgeçilmez gözdür kulaktır dildir. Ama bir türlü bunları idrak edemiyoruz Kağıt ücretlerinin yüzde 300 arttığı su dönemde yerel basın gelirleri aksine yüzde 300 düşmüştür Mesela Büyükşehir Belediyesi ve Aski bu tasarruf genelgesi sonrası gazetelerin iptal edilen abonelik ücretleri için  telafi yapmayı düşünüyor mu? Ya da bazı İlçe belediyeleri içimizden gelen bizleri tanıyan basın danışmanları olduğu halde iki sene önceye kadar gazete başına verdiği yıllık ilanların bütçesine tekrar ulaşacak mı? Misal İl olması düşünülen ilçeler artık Adana'nın tüm gazetelerini kapsayacak şekilde ilan verecek m?, Ya da yaptığı etkinliklerin reklamını afişlerle, durak reklamlarıyla Adana ya duyurmaya çalışan ama etkinliklerine yerel basını çağırıp haberlerini yerel basına yaptıran değerli insanlar yerel basına da artık reklam bütçesinden pay ayıracak mı? Ya başında Adana ibaresi olan odalar bir sürü aidat toplayıp seçimden seçime yerel basın ziyareti yapan bazı başkanlar artık yerel basını hatırlayacak mı? Dernekler STK lar Yani 2 buçuk milyona yaklaşan Adana sayısı 110 olan yerel basına sahip çıkamıyor mu ? Bu ayıp bize de yeter size de yeter Ve bu ayıp yeri geldiğinde sesimizi duymayanların da duyurmayanların da seyirci kalanların da ön ayak olmayanların da göz yumanların da bizden uzak kaçanların da önüne konulur hesabı sorulur. Öyle ya basın bütçesi aynı zaman da kanuni bir hak. Bu devasa basın bütçeleri nereye gider Biz yoksak bu devasa Basın kadrolarına, derneklere, odalara ne gerek var Meclislerde , sevgili basın dostu meclis üyelerimizle sesimizi duyurmamıza rağmen bakmayız siz bazı belediye başkanlarının biz zaten veriyoruz demelerine Bize bir şey vermiyorsunuz sn Başkanlar 2 sen önceki verilen ilan sayısına ve ödenen ücretler bakın birde son iki seneye  Ya yanlış bilgi alıyorsunuz Ya siyaset yapıyor sunuz. Artık bir durun ve bizlere sahip çıkın Eğer biz haksızlığa uğrarken siz susarsanız yarın ola ki siz haksızlığa uğradığınızda sesinizi duyuracak Ya da siyasi bitirdiğinizde adınızı hatırlayacak  kimse bulamazsınız bizden uyarması